Hamilelik ve doğumda destek şart

Bir can dünyaya getirmek bir kadının kendini en güçlü hissettiği olaydır. Her kadın doğum şekli her ne olursa olsun doğumdan ben başardım, ben güçlüyüm hissi ile ayrılmalıdır. Doğum içerisinde her türlü dönemeçlerin yaşandığı bir süreçtir. Bu süreç içerisinde pek çok karar alınmak durumunda kalınabilir, çeşitli tıbbi müdahaleler uygulanabilir. Anne adayı epidural ve ya sezaryen istiyebilir ya da doğumun rotası sezaryene gidebilir. Bir anneyi doğum şekli konusunda yargılamak, suçlamak, anneliğini sorgulamak kimsenin hakkı olmamalıdır. Hamilelikte, doğum sürecinde ve sonrasında annenin yakınlarına düşen anneyi psikolojik ve fiziksel olarak desteklemek olmalıdır.

Gebelik, doğum ve annelik bir kadının desteğe en çok ihtiyaç dönemdir 

Doğru ve pozitif destek anne ve bebek için çok değerli bir armağandır. Bu destek psikolojik ve fiziksel olabilir. Çevredeki yakınların öncelikle kullandıkların dilin pozitif olması çok önemlidir. Gebeyi gerginleştirecek, korkutacak, rahatsız edebilecek doğum hikayelerini mümkünse kendilerine saklamamalılar. Doktor veya ebe değillerse anne adayına pataloji ve risklerden bahsedip lütfen endişelendirmesinler.

Her doğum farklıdır

Her gebeliğin, her doğumun farklı ve biricik olduğunu akıldan çıkarmamakta fayda var. “Bizim komşu Ayşe teyzenin gelini hamileydi onda da aynen şöyle oldu sonra bebeğine şu oldu.” gibi cümleler moral bozmaktan başka hiç bir işe yaramamaktadır. Yapılacak en güzel şey anne adayının kafası bir şeye takıldığında doktoruna açık açık sorması konusunda yönledirmek ve cesaretlendirmek olucaktır. Aşırı endişe ve gerginlik anneyi gerecek ve gerginlik karnındaki bebeği de etkileyecektir. Aynı şekilde çok aşırı rahat olmakta sıkıntı yaratabilir. Anne olarak iç güdülerinize güvenin ve bedeninizde veya bebeğinizde bir şeylerin ters gittiğini hissediyorsanız sağa sola sorup, internette araştırıp kafanızı karıştırmaktan ziyade doktorunuza danışmaktan çekinmeyin. Yine de içinize sinmedi ise başka bir doktordan ikinci bir görüş alabilirsiniz.

Bu süreçte eşlere de çok iş düşmektedir

Hamilelik sürecinde eşinin psikolojik gel gitlerine göğüs gerip sakinleştirmek, her koşulda sakin kalmayı başarmak, gergin ortamlardan mümkün olduğunca uzak tutmak bunların başlıcalarıdır. Eşinin yanında durup destek olmak, evdeki iş yükünü hafifletmek, zaman zaman şımartmak, doktor kontrollerine beraber gitmek, ağırlaşan bedenini taşımakta zorlanan ayaklarına masaj yapmak gibi ufak tefek jestlerle hamileliğini daha keyifli hale getirmek bu süreçte ilişkiyi güçlendirecektir. Eşi ile beraber bir doğuma hazırlık kursuna giderek eşine doğum sırasında nasıl destek olacağını öğrenebilir ve doğumda annenin kahramanı olabilir. Bebek doğduktan sonra eşi ile bebeğin sorumluluğunu paylaşması çok önemlidir. Annenin çok yorulup bunaldığı anlarda bir yakından bebeğe göz kulak olması konusunda destek alıp, eşini kısa bir tenafüs molasında çıkarması, kendisini eşi olarak çok beğendiğini ve sevdiğini hissettirmesi eşinin doğum sonrası depresyona girmesini engelliyecektir ki buda az buz bir şey değildir.

Destek olayım derken köstek olmayın

Hamile ve doğum psikoloğu olarak şunu çok net gördüm ki anneler, babanneler, teyzeler, halalar yani ailenin kadınları destek olmak isterken köstek olabilmektedir. Özellikle kızı doğum yapacağı için panik yaşayan annanneler bu paniğini kızına da yansıtırak doğum sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Dahil olmak isteyerek mahremiyeti engelliyebilmekte, kızına ekstra gerginlik yükleyebilmektedir. En güzeli anne adayının tüm süreç boyunca sınırlarına ve kararlarına saygı duymak ve desteklemek olacaktır. İhtiyacı olduğu zaman ihtiyacı kadar yardım etmek en faydalısıdır. Aynı zamanda sakin kalmak, pozitif tavır ve cümleler anne adayını güçlendirecektir. Özellikle doğum sırasında anne adayının tek konsantre olması geren şey kendisi ve bebeğidir. O da gelsin darılır, gelenlere ne ikram edicez, bebeği şu akrabada kucağın alsın gibi gereksiz detaylarla gerilmeye hiç gerek yok.

Anne olmak kadın olmanın zirve noktalarından biridir

Hamilelik ve doğum bu bakımdan her saniyesi farkındalık ve coşku ile yaşanması gereken bir daha tekrarlanmayacak bir zirveye yolculuktur. Bu yolculukta kadına eşlik eden herkesin kendi bireysel egolarını bir kenara bırakarak merkeze anne ve bebeği oturtması ve bunu hissettirmesi anne için bu yolculuğu eşsiz kılacaktır.