Sema Tezer
Sema Tezer
Sema Tezer

İki küçük su zerresi

Yaşamın her anında, her gün yollar kesişir. Bu durum su zerrelerinin de yaşamında da böyledir. İki su zerresi “o an”da aynı köşeden geçmektedir ve önlerinde 2 seçenek belirir: Birbirlerini fark etmek veya fark etmemek.

Haberin Devamı

Yaşamın her anında, her gün yollar kesişir. Bu durum su zerrelerinin de yaşamında da böyledir. İki su zerresi “o an”da aynı köşeden geçmektedir ve önlerinde 2 seçenek belirir: Birbirlerini fark etmek veya fark etmemek. İkisinden en az birinin “fark etmeyi” tercih etmesi ile başlar su zerrelerinin yaşamındaki hikaye… Bu tercih sadece anlık bir karar değil, tanrısal aşk bulutunun içine yeni zerreler ekme kararıdır aslında.

Bir su zerresi damlar.

İki küçük su zerresi

Bu olasılığa ait deneyim bulutu oluşmaya başlar.

Aynı bulut içinden geçmeyi, iki ayrı zerre iken tek bir bulutu birlikte var etmeyi seçmiş kız ve oğlan zerrecik… Bilinçli ve bilinçsiz farkındalıklı iki karar, iki tercih, iki seçim… İşte bu masal, tüm bunların farkındaki kız ve oğlan su zerresinin aşk masalıdır, tıpkı günlük güneşlik bir havada, sürpriz bir bulutun arasından yüzünüze çisildeyen ılık bir yaz yağmuru gibi…

“Aşkın”

Koşulsuz sevginin,

Haberin Devamı

Birlikte yol almayı, her şeye rağmen tercih etmenin,

Birbirini büyütmenin, dengelemenin,

İki zerre iken bir damla olmanın ve

Bu birlik içinde tekrar ikiliği yaşamanın masalıdır.

Onların masalı, benim gibi onları gözleyenlere ibret ve örnektir.

Eril ve dişile, sevmeye ve sevilmeye, bir arada ve eş olmanın, tadına doyulmaz hafifliğine, doğallığına, bereketine, yaratımına,
 
“Neden olmasın?” dedirtir.

Ulaşılmazlığı ve mükemmelliği ile değil, doğallığı ve basitliği ile.

“Neden olmasın?”

Ve bir resim oluşmaya başlar gözlerimin önünde…

Günlerden bir günün, anlardan bir anında, gökyüzünün pamuksu bir hava boşluğunda karşılaşır kız ve oğlan su zerreleri. Kız zerrecik o an fark eder, oğlanın bu oğlan olduğunu ve dondurur zamanı… Kızın ılık farkındalığı oğlana sıçrar ve birlikte bir karar verirler o an; “Sen ve ben, kız ve oğlan, birlikte bir damla olacağız ve bir bulut… Yerküreye birlikte düşeceğiz ve birlikte yeşerteceğiz düştüğümüz toprakları, birlikte yeniden göklere yükselteceğiz yerkürenin canlılığını…”

Haberin Devamı

Şeffafça koyarlar teraziye kendi bireysel varlıklarını, an be an, gün be gün büyütürler bütünsel sevgi bulutlarını…
Aşkla birbirine bağlı iki sevgili, çok iyi iki dost, arkadaş, kimi zaman kardeş, kimi zaman ana baba olurlar birbirlerine… Ve tanrısal aşkları ile besler, yaşatırlar tüm kimliklerini günden güne.

Öyle bir aşk ki;

“güven dolu”

Bir koşulu, bir sınırı, bir kuralı olmayan, neşe ile çoğalan,

Öylesine sevgi dolu ki, bu sevgi ile birbirlerini özgürleştiren, sınırsızlaştıran…

Bağımlılık değil, bağlılık yaratan,

Sahiplenme değil, özgürce bir arada tutan,

Kıskanan ve kısıtlayan değil, destekleyen, büyüten, geliştiren, koruyan kollayan,

Sırdaş, arkadaş,

Haberin Devamı

Maskeler takarak, “miş” gibi yaparak değil, olduğu gibi güvenle açık ve şeffaf bırakan,

Sırt sırta, yan yana, el ele, göz göze tutan,

Kimi zaman göbeğini çatlatacak kadar güldüren,

Kimi zaman tüm nöronlarını titreştirecek kadar derin düşündüren,

Daha da esnetmek, büyütmek ve zerrelerin hacmini geliştirmek için sonuna kadar sınırları zorlayan,

Şefkatle sarıp sarmalayan,

Her iki su zerresini de 

Bedenen,

Ruhen,

Zihnen,

Tüm varlıkları ile

Birbirlerine ve kendilerine karşı çırılçıplak bırakan…

Her şeye rağmen ve her şeyden ötürü

Bir arada “OLDURAN”

İşte böyle, kız ve oğlan su damlalarının bir bulutluk aşk masalı…

Her an, her gün, her ay ve her yıl onlar için yeni bir buluşma, yeni bir tanışmadır.

Yine ve yeniden merhaba :)