Özlen Çopuroğlu
Özlen Çopuroğlu
Özlen Çopuroğlu

Değişimin Verdiği Huzur

Biz insanlar alıştığımız düzen değiştiğinde tedirgin oluruz, hatta ortama, duruma, konuya olan bağlılığımıza göre de düzenimiz hiç bozulmasın isteriz.

Haberin Devamı

Biz insanlar alıştığımız düzen değiştiğinde tedirgin oluruz, hatta ortama, duruma, konuya olan bağlılığımıza göre de düzenimiz hiç bozulmasın isteriz. Bazen yeri gelir istemediğimiz küçücük bir değişiklik bile bizi sarsar, oradan oraya savurur, kendi tabirimizle dağılırız…

Dağılmanın gerçek anlamını bilmeden kullanırız bu lafı sıklıkla.

Sonra irdeleriz kararlarımızı, bir sebep ve suçlu aramak için, bu değişikliğin sebebini bir yere bağlayıp rahat etmek için…

Kimi zaman birine, hiç bulamıyorsak kendimize yükler kurtuluruz bu yükten de, artık yük sırtımızda gezeriz, ta ki istediğimiz yeni değişiklikler hoşumuza gidene kadar.

Ben kendimden biliyorum, insan içinde en çok iyilik olduğunda dağılıyor.

Çünkü her şey en çok o zamanlarda dokunuyor.

Her defasında bu kadar aptal ve iyi niyetli olmayacağım gerek yokmuş diyerek günler, aylar, yıllar geçmiş halbuki.

Ama bu ne zamandı?

Haberin Devamı

Değişimden çooook çoook önce.

Şimdi artık beni üzen her şeyde sorgulamadan hayata akmayı öğrendim.

Hayat kendi akışında, ben o akışta.

Şu iyilik dediğimiz mesele var ya, işte o zaman koruyor insanı.

Olaylara bakışı bile değişiyor insanın.

Ben artık sömürene değil, sömürge olarak yaşamayı kabullenenlere üzülüyorum.

Ve özgürlük ne büyük bir manaymış hayatta onu anlıyorum.

İnsanın içinin özgürleşmesi.

Dün bazı karşılaşmalarla çook eskilere gidip geldiğimde kendimdeki değişime ben bile şaşırdım.

Şu akış meselesi var ya, ona bırakmalı, teslim etmeli insanın kendisini.

Bakın o zaman sevgi nasıl akıyor, çağlıyor?

En sevdiğim yağmurlu, miss gibi toprak kokulu İstanbul sabahından merhaba!

Bereketli, iyilik dolu bir gün olsun senin, benim, hepimiz için.

Özlen, uçuş uçuş…