Doğum günleri

Ben doğum günleri konusunda kısmetli olmadım hiçbir zaman. Çocukken ya tam okulun açıldığı güne denk gelirdi ya da bir hafta öncesine ve insanları toplamak zor olurdu. Büyüyünce de sanıyorum çok önemsemediğimden büyük kutlamalar hatırlamıyorum. Seyahat edebildiğim ya da daha önce yapmadığım bir şeyi yapabildiğim doğumgünlerinin anısı kalmıştır bugüne kadar.

Oğlum için geçen yıl, doğduğu gibi güzel güneşli bir günde, açık havada dostlarla 1. yaş kutlaması yaptık. Bu yıl ise daha farkında olduğu için onu eğlendirmek üzerine bir organizasyon yapmak istesem de geçtiğimiz haftaların yoğunluğu ve yorgunluğu beni bundan alıkoydu. Hava da tatsız olunca tüm planlarım bir bir bozuldu. (Bu süreçte internette bir hayli araştırma yaptım ve Hürriyet Aile’de bu konuda yeterli rehberlik yapamadığımızı da fark ettim).

Apar topar son çare dün evde Deniz’imizin ikinci yaşını aile içinde kutladık. Biraz yorulduk ama günün sonunda herkesin mutlu olduğu ve en çok da oğlumuzun hediye denizinde coştuğu bir doğum günü oldu.

Pastasını keserken “İyi ki doğdun” diye kendi şarkısını söylemesi, mumlarını defaten sonuna kadar söndürmesi, gitarı ve davul setiyle verdiği konser geçtiğimiz 1 yılda ne kadar büyüdüğünün göstergesi. Hepsinin ötesinde en büyük başarısı tuvalet eğitimini tamamlamaktı; anneannemizin desteği ve Deniz’in bezden kurtulma azmi işimizi kolaylaştırdı. Oğlumuz üstüne düşeni yaptı, tüm emeklerin, uykusuz gecelerin hakkın verdi. Önümüzdeki yıl bize ne maceralar yaşatacağını merakla bekliyoruz.