Geriye Sayım Başladı, Çocukları Rahatlatın

Geriye doğru sayım başladı. Haziran ayı kabus ayı. Bitti bitecek derken, bir türlü vedalaşamadığımız Seviye Belirleme Sınavı 4-5 Haziran’da yapılıyor.

Çocuklarda bir yandan ders telaşı, bir yandan sınav kaygısı. Gerginlik arttıkça artıyor.

Çocukları sakinleştirip, bu sürede moral vermede en büyük iş öğretmenler kadar ailelere de düşüyor. Zorlamadan, başa kalkmadan, tehdit etmeden bu süreci çocukla iyi geçirmek şart.

Geçtiğimiz yıllarda bir dershane sınava girecek adayların ruh haliyle ilgili bir araştırma yapmış, bunları başarılarıyla kıyaslamıştı. Bu araştırmaya göre sınavlarda başarılı öğrencilerin özelliklerinden bazıları şöyle:

Gelişmiş sorumluluk duygusu.

Sakinlik ve soğukkanlılık.

Duyguları kontrol edebilme becerisi.

'Hayır' diyebilme becerisi.

Bu maddeleri bence iyi okuyalım ve aynayı biz annelere tutalım.

Eğitim durumumuz, sosyo ekonomik yapımız ne olursa olsun dikkat ediyorum biz anneler ne kadar çok hırslıyız ve yarışmayı çok seviyoruz. Üstelik bunları yaparken de en değer verdiğimiz, sevdiğimiz varlığımıza ne kadar zarar verdiğimizi farkına varmıyoruz.

Sürekli emirler verip, direktiflere uyup uymadığını çocuğumuzdan beklemiyor muyuz?

Hep onların çalışma programlarını, zamana kullanma becerilerini sorgularken, biraz da duygularını sorgulamamız gerekmiyor mu?

Bakın araştırmalar, uzmanlar, hatta eğitimciler özellikle şunu söylüyor:

İş ders çalışmakla bitmiyor. Şu kadar soruyu şu kadar zamanda çözmek başarının anahtarı değil.

Yani her şey ders ya da günümüz deyimiyle kariyer değil.

Gözde bir okulu kazanma sürecinde yaşananlar daha önemli.

Öğretim artık tartışılıyor, işin eğitim boyutuna bakılıyor. Değerler daha önem kazanıyor.

Öğretmenleri sorgularken, anne baba olarak bize çok büyük görevler düşüyor.

İş işten geçmeden en iyisi kolları sıvayalım.

Zararın neresinden dönersek kardır...