Nuran Çakmakçı
Nuran Çakmakçı
Nuran Çakmakçı

El Yazısı

Her daim çocukların ödevini kendi yapmaya alışkın bazı ailelerin yardımına Zihni Sinir yaratıcılığı ile üretilen "izli defterler" yetişti.

Haberin Devamı

Her anne baba için çocuğunun okula başladığı an unutulmaz.

Evin içindeki koşuşturma, heyecan bir hafta önceden başlar. Defalarca çantalar kontrol edilir, eksikler tamamlanır derken büyük gün gelir çatar.

Anne babanın arasında okula giden yol uzar. Okul bahçesine girildiği an duygusallık artar. Sıcacık, güven dolu eller bırakılır. 

Kocaman binanın içindeki sınıfta kendisi gibi çevreye şaşkın, korku dolu gözlerle bakan akranlar ilk teneffüs olmasa da, ikinci teneffüste adlarını bile sormadan birbiriyle oynamaya başlar.

Akıllarında oyun, önlerinde şimdi artık rengi beyaza bürünmüş tahta ile artık büyüdüklerini hissederler. Kimi zaman şefkat dolu bir ses ona güven kazandırır kimi zaman omzuna dokunan bir öğretmen eli.

Alışma sürecinin yerini öğrenme alır. İlk gün anne babanın sık sık sorduğu "Bugün ne yaptınız?" sorusu sessizce geçiştirilir.

Haberin Devamı

Bazen evin içinde hiç susmak bilmez bazen yalvarsan da konuşmayan çocukların önündeki en büyük engellerden biri de okuma yazmadır çoğu zaman.

Okumayı kitap harfiyle, yazmayı el yazısıyla yapıyor!

Okuma yazma süreci hem anne baba, hem de çocuk için zordur. Evdekiler konu komşu ile okuldakiler yaşıtlarıyla kıyaslar. Kim önce okuduysa ödülü kapar. Diğerleri sessizce kıskançlık ve nefret arası duyguyla ya okumayı geciktirir, ya da hırslanır. Okuma engelini aşanları daha da zorlu bir yazma süreci bekler.

Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu'nun tüm dünya ülkeleri kullanıyor diye beş yıl önce başlattığı eğik el yazısı günümüz çocuklarının kabusu oldu. Kitap harfleriyle okumayı öğrenen çocuk, el yazısı ile yazmanın zorluğunu yaşar. Avrupa'da el yazısı öğrenerek, öğrencilerin karşına geçip, sınıfta bunu öğreten öğretmen kuşkusuz zorlanmaz.

Ülkemizde ise apar topar alınan bir kararla başlatılan ve bu eğitimi almadan çocuklara el yazısını öğretmeye çalışan öğretmenler de kendilerine verilen emir gereği çocuklarla birlikte çabalar. Birinci sınıfı atlattıktan sonra da zaten el yazısı yazma inadı bırakılır. Tahtaya el yazısı ile değil, alışılan kitap harfleri ile yazı yazan öğretmenler bunu da doğal olarak çocuktan da beklemez.

Haberin Devamı

Çare bulundu: İzli defter!

Her daim çocukların ödevini kendi yapmaya alışkın bazı ailelerin yardımına Zihni Sinir yaratıcılığı ile üretilen "izli defterler" yetişti. Çocukların kalemin ucunu kolayca gezdireceği izler sayesinde bileklerine güvenerek yazı yazabileceği bu defterlerin her satırında harflerin şekilleri bulunuyor. Çocuklar da bu şekiller üzerinden kalemi gezdirerek el alışkanlığı ediniyor.

Bu yöntem kaç çocuk üzerinde etkili, kaçı başarılı oluyor bilinmez ama, yazmaya el yazısı ile başlayan ve bugün ilköğretim 6'ıncı sınıfta olan çocukların yazıları okunmaz halde. Cümlenin başına el yazısı ile başlayan, daha sonra kitap harfleriyle bitiren çocukların sayısı hiç de az değil.

Haberin Devamı

Evde bilgisayar başında eline kalem almayan, okulda kitap harfleriyle haşır neşir olan çocuk doğal olarak el kaslarını eğik el yazısı için değil, bilgasayar oyunları, PSP veya playstation için yoruyor.

Sonuç: Bugün İstanbul başta olmak üzere birçok okulda incelemelerde bulunan müfettişler buna çözüm bulmak yerine okullara en çok da el yazısını yazdıramadıkları için eleştiri getiriyorlar.