Nuran Çakmakçı
Nuran Çakmakçı
Nuran Çakmakçı

Çocuk ve Şüphe

Oğlum 12 yaşında. Onu koruma adına bugüne kadar hep şüphe ile yaşadım. Söz konusu çocuğum olunca kimseye güvenmedim. Ne bakıcıya, ne komşuya, ne de arkadaşlara.

Haberin Devamı

Oğlum 12 yaşında. Onu koruma adına bugüne kadar hep şüphe ile yaşadım. Söz konusu çocuğum olunca kimseye güvenmedim. Ne bakıcıya, ne komşuya, ne de arkadaşlara.

Çok iyi tanımadığım insanlara asla çocuğumu gözü kapalı teslim etmedim, Tanımadığım, bilmediğim ailelere asla misafirliğe göndermedim. Yatıya bugüne kadar sadece iki yakın aile dostumuzun evinde kaldı.

Birlikte oynadığı arkadaşların ondan daha büyük olmasını hiç istemedim. Yakın akrabalarımızın büyük çocuklarıyla oynarken siz bana ne sıfatını yakıştırırsanız yakıştırın çaktırmadan hep göz hapsinde tuttum, kapının açık olmasını istedim.

Vücudunun sadece kendisine ait olduğunu, kimsenin onun izni olmadan dokunmayacağını onu endişelendirmeden uygun bir dille anlatmaya çalıştım.

İnsan gazeteci olunca, tabii ki yaşamın kesitlerinden her türlü insanla karşılaşıp, farklı ortamlara girince sanırım biraz böyle oluyor. Biraz da pipirikli bir annenin çocuğu olup, üstüne annelik duyguları eklenince varın siz düşünün. Bir yere gönderirken hep gözüm üstünde oldu. 

Haberin Devamı

Bütün bunları niye yazıyorum. Son günlerde yaşanan pedofili ve çocuk cinayetlerini görünce insan daha da ürperiyor ve maalesef her annenin bu konuda titiz olması gerektiğini düşünüyor.

Sevimsiz bir konu ama, dikkat!

Biliyorum çok sevimsiz bir konu. Ama, geriye dönüşü olmayan, çok izler bırakan iğrenç bir durum. Bu konuda bugüne kadar yaptığım bazı çalışmaları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Hiç unutmam Amerikalı bir akademisyenle bu konuda yıllar önce yaptığım röportajda “Çocuğa her zaman en yakındakiler zarar verir. Çünkü, çocuk yabancıları yaklaştırmaz, ama onlara güvenir.” demişti. Bu gibi durumlarda hep yakınlar suçlu çıkıyor. Komşu, öğretmen, doktor, akraba…vs

Prof.Dr. Charles Johnson, “Cinsel istismarcıları pis, kirli, yaşlı insanlar olarak düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Güzel giyinimli hoş bir kadın da cinsel istismarcı olabilir. Bir üniversite öğrencisi de. Çocuklarınızı dinleyin” demişti.

ABD’deki Columbus Ohio Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Johnson, dünyada yaklaşık bin çocuğun istismar nedeniyle öldüğünü, dünyada kadınların yüzde 7 ile 36’sının, erkeklerin ise yüzde 3 ile 29’unun cinsel istismara uğradığını anlatmıştı.

Haberin Devamı

Tacizcilerin yüzde 90’ı tanıdık

Biliyorum, son olaylardan sonra herkes panik içinde. Ama, unutmamak gerekiyor ki cinsel saldırıların ancak yüzde 5-10’u ortaya çıkıyor. Eylemlerin ise Amerikalı profesörün dediği gibi yüzde 90’ının tanıdık biri tarafından yapıldığı açıklanıyor.

Geçtiğimiz yıllarda Adli Tıp Kurumu bir rapor açıkladı. Bu raporu hazırlayanlardan Prof.Dr. Fatih Yavuz’la görüşmemde o da ailelere şu önerilerde bulunmuştu. Kulak vermekte yarar var:

- Küçük yaştan itibaren çocuğa eğitim verin. Kendi anne babası dahil olmak üzere ona zarar verecek, canını acıtabilecek, hiç bir fiziksel eylemde bulunma hakkının bulunmadığını öğretin. 

Haberin Devamı

- Çocuk kendisine yönelik rahatsız edici, herhangi eylemi hissedince tepki vermeli

- Ailesi tarafından sürekli örselenen çocuk, dışarıda gelen saldırılarda korumasız kalır. Önce cinsel eğitimin ilköğretim birinci sınıftan, hatta anaokulundan başlaması gerekir. Her yaşa uygun böyle bir eğitim verilmeli

- Çocuk cinsel bölgelerin neler olduğunu bilmeli. Mayo bölgelerimize birisinin dokunması durumunda bunun doğru davranış olmadığını, o bölgenin çocuğa ait olduğunu, birisinin dokunduğunda tepki gösterip, uzaklaşıp, ailesine aktarması gerektiği iyi anlatılmalı.

- Tacizle karşılaşan aile çocuktan soğukkanlı ve anlayışla doğru bilgiyi almalı. Ani tepki gösterilirse çocuk kilitlenir ve hiçbir bilgi aktarmaz.

Haberin Devamı

- Çocuklara yol gösterici ve yardım edici pozisyonda olduğumuzu aktarmalıyız.

- En temel şey, çocuğa başından itibaren hiç kimsenin zarar veremeyeceğini, onu rahatsız edici davranışta bulunmaması konusunda eğitim vermek. Baştan eğitim alan çocuk nereye giderse gitsin, herhangi bir saldırıya maruz kaldığında tepki gösterir.

- “Her zaman büyüklerin sözü dinlenmez” cümlesi de kulağının bir kenarında olmalı

- Hem çocuğa, hem yetişkine cinsel taciz, önce küçük eylemlerle, hareketlerle, dokunmalarla başlar. Bir sonraki hareket dokunma noktasından alacak tepkilere göre ilerler. İlk anda tepki gösterilirse, eylem ikinci aşamaya geçmez.