İçimizden geçenler

Bazen anlatmak kolaydır, kelimeler öylece dökülür ağızınızdan. Kendimiz bile şaşırırız dilimize gelenlerden dolayı.

Bazen gizlemek isteriz, hem ötekinden hem kendimizden.

En zoru da budur bence, kendimizden gizlemeyi denemek.

Kendimize türlü türlü hikayeler anlatsak da, biliriz kalbimizin bir köşesinde asıl düşündüğümüzün bu olmadığını.

Bahaneler üretiriz, onlara inanmaya çalışırız, bir anlığına inanır gibi oluruz hatta. Düşer maske sonrasında, kendimizle baş başa kalınca.

İşte psikolog devreye o anda girer. Ya da sokarız hayatımıza. Korkunç olduğunu düşündüğümüz o ifadeleri sakince dinler, yorumlar ve kabul edilebilir hale gelirler bir anda.

Tüm bunları düşünmek ve psikoloji alanına ait konulara değinme arzusuyla seçtim bu başlığı. İçimizden geçenler, içimizden gelenler, korkularımız, arzularımız, düşlemlerimiz ve bizi biz yapan her şeyden bahsetmek için.

Umarım benimle birlikte siz de keyif alır, kendinizden bir şeyler bulursunuz. Belki bir konu size daha yakından dokunur, o zaman içinizden bir yorum yazmak gelir. Zevkle okurum.

Sevgiler...