Barış Çakır
Barış Çakır
Barış Çakır

Bisiklet sürerken gözüne olta girdi

Her 200-300 metrede bir bencil adam yanından geçiyor ya da karşıdan geliyor.

Haberin Devamı

- Hadi kalk, kalk dedim kendi kendime

- Uyku çok güzel ama...

- Ama karar verdin 6' da kalkmaya

- Tamam, tamam

10 dakikada hazırlandım. Fulya'dan Beşiktaş'a inerken ilk tehlikemi atlattım. Kamyon üzerime sürdü, kaldırıma kendimi atarak kurtuldum.

Sağ salim yola indim. Sabah 6'da çıkıyorum çünkü yol çok sakin oluyor, 8'de, 9 da bisiklet sürmek imkansız. Ama yol boş olduğu için kendini kaybedip ralli yapanlar var.

Arnavutköy sahildeyim. Güneş yeni doğmuş, güzel güzel gözümü alıyor. 50 kişi balık tutuyor kaldırımda. Boğazın suları çarşaf gibi. Harika bir hava, deniz kokusu, rüzgar yüzünü yalıyor derken, bir oltanın ucu yanağımın yanından geçti. Geri döndüm. Oltasının sivri ucunu yola, Beşiktaş istikametinde uzatan abinin yanına geldim.

Haberin Devamı

- Abiler, gözümüze güneş giriyor, bir de senin oltan girmesin!
- Sende ters yönden geliyorsun!
- Hayır, sizi uyarmak için döndüm.
- Oltayı açıyorum.
- Hocam bu olta bir bisikletlinin gözüne girer.
- Bak oltamı açıyorum ben dedi. Ve oltasını yoldan çekmedi bile. Döndüm gittim. Bencille ve aptalla tartışmaya girsen sadece üzülürsün.

Olta gözümüze girse, “Plastik cerrah bisiklet sürerken gözüne olta girdi” diye haber olacağız. Haber kesin "Burası Türkiye" diye başlar.

Bisiklet sürerken gözüne olta girdi

O zaman hatırladım o adamı. Kamyonu süren adamdı o oltalı.

Sen bizim hastanenin koridorunda sigara içen adamdın.

- Beyefendi burada siğara içmek yasak
- Nerede içeyim?
- Hocam burası hastane.
- Benim siğara içmem lazım. Yer göster bana
- !

Sen karşıma yüzlerce kez çıktın aslında.

Mesela Almanya'dan gelen bir hastamı, Atatürk Havalimanı'ndan Şişli'ye 2 boğaz köprüsü geçirip getiren de sendin. Önemli olan sadece sensin. İnsanları aldatmaktan hiç çekinmezsin. Şişli'den Nişantaşı'na Venezuellalı misafirlermizi 45 dakikada geriren de sen. Biz adamları bekliyoruz restoranda, sen adamları gezdiriyorsun. Çünkü yakaladın turisti, gezdirmek senin hakkın. Ben gezdiriyorum zaten sen işini düzgün yap. Milleti böyle gezdirmeseniz trafik rahatlar yahu…

Haberin Devamı

Bebeğe varıp geri döndüm. Dönüş yolunda seninle yine karşılaştık. Yol iki şerit, bir araba sağa park etmiş. Bir iki korna sesi duydum ama ne olabilir ki? Tam arabayı sollarken yanımdan çok hızlıca özel yolcu otobüsü geçti. Ben otobüs ile arabanın arasında kalıverdim. Koca otobüsün yarattığı rüzgar önce seni sağa sonra sola itti.

- Ohaa

Şu bisiklet süreni tehlikeyi atmayayım diye bir frene bile basmaya gerek duymadın bencil adam. Geçen hafta İtalya'daydım. Herkes bisiklet kullanıyor. Bisikletlere büyük saygı var. Bisikletin arkasında kuyruk oluyor ama kornaya basan yok.

Geçen hafta yine Bebek'teydin. Bisikletten indik kaldırımdan yürüyoruz. Ara yoldan karşıdan kaşıya geçerken, bir uzun korna. Döndüm yine o adam. Arabasıyla sahil yolunda yavaşlamadan ara yol dalışa geçmiş.

Haberin Devamı

- Ne var
- Yürüsene
- Ben ne yapıyorum
-!!!!!!
-Sana da !!!!!!

Bütün endorfinimi sıfırladı bencil adam; dat, dat; çekil ben geçeceğim. İyi de yol senin mi sadece? En çok kimin diye vergileri ortaya koysak kesin yol daha çok benim olur.

Ne yazık ki bencil insanlarla hep beraber yaşıyoruz. Son zamanlarda “aktif yaşam için bisiklet sür” kampanyaları yapılıyor. Ben de destekliyorum. Ama sizleri uyarıyorum. Her 200-300 metrede bir bencil adam yanından geçiyor ya da karşıdan geliyor. Dikkat et onlara. Hiç tartışmaya girme, hep tedbirli ol, gözlükle bisiklet sür, arkanı hep kolla.