Ayfer Sağlam
Ayfer Sağlam
Ayfer Sağlam

O bizim koşu kahramanımız

8 ayın sonunda eşim 99 kilodan 79 kiloya düşmeyi başardı. Hala koşuyor. Biz de koşuyoruz, kızımız da koşuyor

Haberin Devamı

Eşim bildim bileli hep boğazına düşkündü… Hangi iş yerine gitse aşçı ile ahbap olup fazladan baklavaları rahatlıkla midesine indirme yeteneği vardı. Her kutlamada en basiti mesela; işe biri mi başladı baklava dağıttırma geleneğini tabii ki o başlatmıştı.

Gel zaman git zaman kilolar aldı başını yürüdü. Henüz 37 yaşında 100 kiloya dayanmış ve bence artık göbeği çatlamak üzereydi. Bu gerçeklere rağmen biz spor salonunda tanışıp evlenmiş bir çifttik. İlk yıllarımızda masada çorba, sebze, et, salata, yoğurt gibi sağlıklı bütün yiyecekler bulunsa da tatlı yoksa ‘bu kadar mı yiyeceğiz’ derdi. O kadar sağlıklı besleme çabalarım tatlıyla sonlanıyordu. Aileden gelen genetik şeker hastalığı yatkınlığı da cabası. Yıllarca doktor olan ablası, annesi, eniştesi ve büyük bir baskıyla ben sürekli zayıflamasını istiyorduk. Çalıştığım spor salonuna gelip spor yapması için eşimden para bile aldım. Bu arada ben bir spor uzmanıyım. Eşimle tanışan bütün üyelerim kibarca ‘hocam eşini de spora başlatsan’ diyorlardı. Daha acımasız olanları ise ‘hiç spor hocasının eşi kilolu olur mu’ diyorlardı. Eşim hiçbir durum karşısında kendini baskı altında hissetmedi ve yemeye devam etti.

Haberin Devamı

Daha sonra çocuk sahibi olmaya karar verdik. Hamilelik sürecimde de benim yerime baklava aşerdi ve senin canın çekmiştir diye aldım bahanesiyle yedi. Az ve sağlıklı kilo ile hamileliği bitirmek benim önemli hedeflerimden biriydi. Son ayımda hormonlarımla çok mücadele edip dondurmaları yalamadan yuttuğum doğrudur ama gerçekten baklava yemedim. Bu arada henüz baklava düşmanı değilim, ayda yılda yenebilir. Bu arada doğuma bir ay kalana dek egzersiz yapmaya ve yaptırmaya devam ettim.

Bizim kız beklenenden 15 gün önce geldi. Reha kızımız Neva’yı kucağına aldıktan yaklaşık 1 yıl sonra verdiği kararı uygulamaya başladı.

O bizim koşu kahramanımız

Önce 4-5 kilo hafifledi, sonra yürüyüşler ve kararlı bir beslenme programı ile koşular başladı. Gözünün önünde baklavaları götüren arkadaşları şoka girdi, çünkü bu süreçte ben bile inanamadım ama gerçekten basit şeker hiç yemedi. 8 ayın sonunda eşim 99 kilodan 79 kiloya düşmeyi başardı. Hala koşuyor. Biz de koşuyoruz, kızımız da koşuyor. Koşmak bizim için terapi. Reha kızının geleceğinde sağlıklı bir baba olmayı seçti. Onunla gurur duyuyorum. Sağlık kontrollerinden geçmiş doktor onayı almış herkes koşabilir. Yağmurda, sokakta her yerde koşuyor.

O BİZİM KOŞU KAHRAMANIMIZ.