Cinsellik her yaşta güzel

Kadın, erkek herkes doğası gereği cinsel arzularını tatmin etmek ve cinselliği yaşamak ister.

Haberin Devamı

Seks; dokunma, öpüşme, sevişme gibi eylemleri içerir; sevginin ve zevkin, ruhun ve bedenin paylaşılmasıdır. Seks yapmak; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza ve hissetmeye odaklanarak, herhangi bir “performans hedefi koymadan”, zamandan kopma, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni bir “armağan gibi” paylaşabilme, kimseyi tatmin etme zorlantısı olmadan, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır. 

ANDROPOZ DÖNEMİNDE CİNSELLİK

Yaşın ilerlemesiyle beraber erkeklik hormonu olan testosteronun kandaki seviyesinin azalması ve buna bağlı olarak ortaya çıkan şikayetlerin oluşturduğu duruma “andropoz” ya da “yaşlanan adam sendromu” denir. Ama yaşam gelişim ve değişimin sürekli olduğu bir süreçtir ve her yaş vücuda bazı farklılıklar getirir. 40-50 yaşlar arasında erkeklerde sertleşme eskisi gibi hızlı ve otomatik olmaz, daha fazla cinsel uyarılmaya ihtiyaç duyulur, cinsel ilişkiyi başlatma ya da tamamlamada sorunlar yaşanabilir. Azalan testosteron seviyesi nedeniyle cinsel istek azalabilir, boşalma ve orgazm sorunları ortaya çıkabilir. 60 yaşından sonra erkeklerde gece ve sabah sertleşmeleri seyrek olur. Sertleşme için gerekli süre daha fazla, sertleşme kalitesi ise daha azdır. Cinsel ilişkiye girme sıklığı giderek seyrekleşir. Testosteron seviyesi ve meni miktarı büyük ölçüde düşer.

Haberin Devamı

MENOPOZUN DÖNEMİ CİNSELLİK

Son adet kanaması demek olan “menopoz”, genelde 40 yaşından sonra, yaklaşık 55 yaşa kadar geçen süre içinde görülen, önceleri adet kanamalarının düzensizleşmesiyle, daha sonraları ise kesilmesiyle biten uzun bir dönemdir. Bu dönemde yumurtalıklar, iki kadınlık hormonu olan östrojen ve progesteron salınmasını yavaşlatır ve bir süre sonra da üretimini durdurur. Bir sene boyunca adet görülmemesi durumu menopoz olarak tanımlanır. 40-55 yaş aralığındaki kadınlarda östrojen hormonundaki azalmaya bağlı olarak cinsel istek azalabilir. 60 yaşından sonra ise östrojen üretiminin durmasıyla birlikte, vajina duvarlarının kayganlığı ve esnekliği kaybolduğundan cinsel ilişki sırasında acı duyulabilir. Daha seyrek boşalma ve orgazm yaşanır. Menopoz dönemindeki hormon değişiklikleri sonucunda yaşanan vajinal kuruluk ve ağrılı cinsel ilişki gibi sorunlar lokal hormon veya kayganlaştırıcı jel uygulamalarıyla kolaylıkla giderilerek cinsellikten alınacak haz kaybı engellenebilir.

Haberin Devamı

CİNSELLİK HER YAŞTA HAKTIR, ŞİFA KAYNAĞIDIR

İlerleyen yaşlarda cinsel yaşam fiziksel, psikolojik ve kültürel faktörlerden doğrudan etkilendiği için bu faktörlerin iyileştirilmesi, cinsel sağlığın korunması ve tatmin edici bir cinsel yaşamın sürdürülebilmesi için gereklidir. Öncelikle yaşlılıkta cinselliğin olmayacağı ya da olmaması gerektiği şeklindeki yanlış yargılardan vazgeçilmelidir. Çünkü cinsellik doğumla başlayan ve ölüme kadar süren temel bir insani ihtiyaçtır. Cinselliği bir takıntı haline getirmeyen, anın tadını çıkaran, rahat ve huzurlu olan bir kişi, her yaşta cinsel haz alabilecek aktivitelerde bulunabilir. Cinsellik yemek yeme, su içme, uyuma gibi temel insani ihtiyaçlardan biridir, böyle bir olguyu yaşlılar için yok saymak gerçekçi bir yaklaşım değildir. Çünkü yaşlı olsa da her insanın rahatlamaya, gevşemeye, arzulamaya, arzulanmaya, cinsel haz alıp vermeye, ruhunu ve bedenini özgürce paylaşmaya ihtiyacı vardır.

Haberin Devamı

HİSSEDEREK SEVİŞİN VE ANIN TADINI ÇIKARIN

Kadın, erkek herkes doğası gereği cinsel arzularını tatmin etmek ve cinselliği yaşamak ister. Cinsellik yalnızca cinsel ilişki demek değildir; öpüşmek, sevişmek, mastürbasyon ile kendi kendine zevk vermek ve oral seks gibi cinsel olarak kişiyi uyaran tüm eylemleri içerir. Haz alıp haz vermeye odaklı gerçek cinsellik, partnerlerin cinsel birleşmeye ruhen ve bedenen hazırlanma süreci olan önsevişme ile başlar.

Haz veren bir cinselliğin yolu kişinin kendi vücuduyla barışık olmasından geçer. Çünkü her organ yaşlandığı gibi cinsel organlar da yaşlanır. Yani sağlıklı ve mutlu bir cinselliğin cinsel organlar ve vücut görüntüsü ile genellikle ilişkisi yoktur. Cinsellikte çekincelere yer yoktur, çift yaşlanmaya bağlı olarak karşılıklı çekiciliklerini yitirmiş olabilirler. Ancak ilerleyen yaşlarda cinselliği bir performans gösterisi olarak görmeden, cinsel fanteziler kurarak, samimi ve açık olarak konuşarak, fantezi ve cinsel isteklerle ilgili suçluluk ve korku duymayarak, tensel uyum ve karşılıklı anlayış ile cinsel çekicilik tekrar elde edilebilir. Diğer bir ifadeyle ilerleyen yaşlar kadın ve erkeğin “aşkın seks”i deneyimleyebilecekleri yaşlardır. Aşkın seks, cinselliği cinsel mitlere inanmadan, cinselliği ayıp, günah ve suç olarak düşünmeden yaşamaktır.

Yazarın Tüm Yazıları