GeriEtkinlikler Yeni Memoli Emre Kızılırmak ile sohbet
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Yeni Memoli Emre Kızılırmak ile sohbet

Yeni Memoli Emre Kızılırmak ile sohbet

Dedektif Memoli ile özel yaşamını ve diziyi konuştuk.

Yılan Hikayesi adlı dizinin devamı niteliğinde tekrar ekranlara gelen Dedektif Memoli, yepyeni oyuncu kadrosu ile her cuma karşımızda. 28 yaşındaki oyuncu Emre Kızılırmak ise başrolde Memoli karakterini canlandırıyor. Best Model of Turkey ile şöhreti yakalayan genç oyuncuyla hem diziyi hem de özel yaşamını konuştuk.

Oyunculuğa nasıl karar verdiniz ve başladınız?

Oyunculuğa karar vermek değil de fırsatları değerlendirdim diyelim. Oyunculuğu zaten küçüklüğümden beri istiyordum. Birçok kişi oyuncu olmak ister ama buna fırsatı olmaz, benim oldu. Gerekli yeteneği ve özelliği barındırıyorsanız, kendinizi yetiştirmişseniz ve o konuda elverişli ortamı sağlamışsanız bu işe başlayabiliyorsunuz.

Kendinizi nasıl yetiştirdiniz peki? Mesela oyunculukla ne zaman tanıştınız?

İlkokul yıllarında herkes sahneyle tanışmıştır, benim de öyle başladı. Çocuk ve gençlik tiyatrolarında küçük rollerde bulundum. Tabii o zamanlar sadece eğlence ve sosyalliğin bir parçasıydı benim için. Daha sonra üniversitede spor akademisini seçtim çünkü beni bedensel olarak da geliştirecek bir bölümdü. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Spor Akademisi Rekreasyon Bölümü’nden mezun oldum. Çok çeşitli alanları olan bir bölüm, oyunculuk dersi bile vardı. Konservatuar gibi kaliteli olmasa da bu eğitimler benim için bir adım oldu. Sonrasında belediyeye bağlı bir tiyatro okulunun sınavına girdim ve 1 yıl kaldım orada. Mezun olduktan sonra 1 yıl kadar TÜRVAK’ta oyunculuk eğitimi aldım. Şimdi Kadir Has Üniversitesi’nde Film ve Drama Oyunculuk Bölümü’nde yüksek lisans yapıyorum. Zaten oyunculuğa mevcut bir yeteneğim olduğunu hissettiğim için peşinden koşup çaba harcıyorum. Her insan zevk aldığı iş için çaba harcar, ben de oyunculuk için yapıyorum bunu.

 

Yeni Memoli Emre Kızılırmak ile sohbet
 

“Memoli’yi oynamak aklımın ucundan bile geçmezdi”

Yıllar önce Yılan Hikayesi’ni izlerken “Ben nasıl oynardım acaba?” diye düşündüğünüz olmuş muydu?

Bu dizide oynayabileceğimi hiç tahmin etmediğimden düşünmedim de. Memoli’yi oynamak aklımın ucundan bile geçmezdi.

Yaptığınız işler içinde modellik de var. Neden bıraktınız? Nasıl bir deneyim olduğunu anlatır mısınız?

Farklı bir ortam, arkadaşlıklar ve farklı bir deneyim oldu. Yarışmaya katılabilmek için 25 yaş sınırı vardı ve ben 24 yaşındaydım. O seneye kadar yakınlarım sürekli baskı yapıyordu zaten ama ben birileriyle kıyaslanmak ve sınanmak istemediğimden reddediyordum. Yarışmayla ilgili olarak otelde bir hafta kamp, kazananın yurt dışına gönderilmesi gibi şeyleri duyunca, eğlence olsun diye denemeye karar verdim. Best Model of Turkey’de bir şekilde ortalamayı geçeceğimi biliyordum ama ikinci olacağımı tahmin etmemiştim. Sonra 2008’de Manhunt International Contest için Güney Kore’ye gittim ve derece aldım. Tüm bunlar bende bir artı olarak kaldı. Bir de bana model vasfı yüklenmiş oldu bana ama kötü bir şey de değil bu.

Bunlar hep Eskişehir’de oldu. Peki, daha önce nerede yaşıyordunuz?

İzmir’de büyüdüm, Ankara doğumluyum. Anne tarafı Samsunlu, baba tarafı Sivaslı. Eskişehir’de okudum ve şimdi Polenezköy’de yaşıyorum, ailem ise İzmir’de.

Kardeşleriniz var mı? Ailenizde kimler, neler yapıyor?

İzmir’de yaşayan bir ağabeyim var. F5 pilotuydu, şimdi ise yüzbaşı oldu. Annem Cumhuriyet Meslek Lisesi’nde müdür yardımcısıydı, bu sene emekli oldu. Babam da beden eğitimi öğretmeni. Basketbol oynarken antrenörümdü aynı zamanda :)

Ayrı şehirlerdeyken aile ilişkilerinizi yürütmek zor oluyor mu?

Zor oluyor tabii, telefonla görüşebiliyoruz. Set saatleri belirsiz olduğundan İzmir’e gitmeye de vaktim olmuyor. Onlar benim yanıma geliyorlar arada.

       

Yeni Memoli Emre Kızılırmak ile sohbet
       

“5 yılda 6-7 ev değiştirdim”

Annelerin çoğu, özellikle erkek çocukları için çok evhamlıdır. “Yemeğin var mı? Sıkı giyin” gibi soruları meşhurdur. Sizinki de öyle mi?

Ben zaten Eskişehir’de de ev arkadaşlarımla kaldığım için aileden uzak yaşamaya alışkınım, onlar da bu duruma alışkın. Başka biriyle evini paylaşmak zordur üstelik. 5 yılda 6-7 tane ev değiştirdim. Şimdi tek başıma daha rahatım :)

Öğrenci evi bu, kalabalıktır da…

Evet. 545 metrekare 8+1 bir evimiz vardı. Evde kaç kişi yaşadığımız hatırlamıyorum. Çok gürültü olduğu, sürekli parti verdiğimiz için hep polis basardı evi. Gitar da çalardım. Lisedeyken bir müzik grubumuz vardı, vokalistlik yapıp ritim gitar çalmıştım. Hala da arada çalarım.

Müzisyen olarak da görür müyüz yoksa sizi?

Hep içimde kalmıştır ama “Mankenlikten oyunculuğa, oyunculuktan şarkıcılığa geçiş yaptı” gibi yorumlanmasını istemiyorum. Ama sahiden küçüklüğümden beri birçok sanat dalıyla ilgiliyimdir. Kendi besteni yapmak, bir grupta şarkı söylemek insana fazlasıyla haz veren bir şey.

“Müzik yüzünden basketbolu bıraktım”

O grup yoluna devam ediyor mu?

Hayır çünkü dağılmak durumunda kaldı. Eskişehir’e gitmemin sebebi de o gruptu zaten. Müzik yapmak için gitmiştim. İzmir’de üniversite şenliklerinde ya da barlarda sahne alırdık. Moğollar, Kurban gibi isimlerin alt grubu olarak çıkmışlığımız var. Müzikten hayatını kazanmak eğlenceli bir şey, öyle devam eder sanıyordum. Üstelik o sıra basketbolcuydum bunları yaparken. İzmir Spor, Balçova Belediyesi, DSİ, Tuborg gibi kulüplerde oynadım. Demek müziği o kadar çok istiyormuşum ki basketbolu bıraktım. Oradan oraya derken modellik yarışmasına katıldıktan sonra kendimi Türker İnanoğlu’nun teklifi ile oyuncu olarak buldum.

            

Yeni Memoli Emre Kızılırmak ile sohbet
            

Şimdi bir hikayenin devamında rol alıyorsunuz. Memoli karakterine alışabildiniz mi?

Memoli uzunca süredir polislik yapan biri ve karşılaştığı bir sürü saçma sapan olay var gün içinde. Çocuğunu ve sevdiği insanı kaybetmiş. Öfkesini bastırmak için elinde sadece işi var ve kötü adamları görünce kendine zarar vermemek için acısını onlardan çıkarıyor. Her türlü tehlikeye atılmaktan çekinmeyen biri. Dolayısıyla fazla reaksiyon gösteriyor olaylara. Ben de yazıldığı gibi oynamaya çalışıyorum. Bölüm sayıları arttıkça rol de oturmaya başladı.

Benzer bir sürü dizi var. Sizinkinin gidişatını nasıl buluyorsunuz?

Çok benzeri var tabii ama onlar Memoli gibi değil pek. Mesela Behzat Ç. çok daha farklı bir adam. Bizim dizide küfür yok ama orada bütün gerçekçiliğiyle hayatı göstermeye çalışıyor Behzat Ç.(Bu arada çok severim o diziyi). Bu yüzden kulvarları farklı bu dizilerin. Biz komedi aksiyon çekiyoruz. Memoli de gerçeğin dışında bir halk kahramanı. Tayfun Güneyer’le beraber oturup konuştuğumuzda beni bu işe ikna etti. KAnal olarak da bir tereddüdüm yok. TNT daha önce reytinglerde ilk 100 içinde değildi ama şimdi ilk 100’e getiriyoruz onu. Bir yandan da eğlenceli bir ortamda çalışmış oluyoruz.

Paylaşımlarından ötürü Emre Kızılırmak’a çok teşekkür ederiz.

Röportaj: Hanife Yaşar

False