Paylaş
En çok da çocuktan sonraki uykusuz geceler cinsel yaşamı etkiliyor ve bu durum çiftleri mutsuz ediyor. Eşlerin hem çocuklu hayata adapte olması hem de birbirlerine yeterince zaman ayırabilmesi ne kadar mümkün!
Uykusuz geçen geceler, özellikle emziren ya da bebeğini besleyip uyutan anne için daha yorucu geçiyor.
Bu dönemlere pek çok çift, yataklarını ayırıp ayrı yatmaya başlayabiliyor. Gün içerisinde ve akşamları baş başa geçirilen vakit ve niteliği azalıyor. Birer görev insanına dönüşen çift, cinsel olarak da yakınlaşma ve birlikte olma şansını daha az yakalıyor.
Bu tür zor ama geçici süreçlerde öncelikle durumun kabulünün sağlanması gerekiyor. Yani çiftler bu keyifli ama yorucu süreçte aksayabilecek şeyleri baştan kabul ederek beklentilerini bir süreliğine değiştirebilirler. Ancak eş ve sevgili rollerinin deforme olmaması adına da bazı koruma alanları oluşturulmalıdır. Örneğin minik sarılmalar, sevgi sözcükleri, beş dakika da sürse sohbet ve flört, cinsel olarak birlikte olmakla sonuçlanmasa da gün içerisinde aşkın orada olduğunu hissettirecektir.
Paylaş