Neden evleniyoruz?

Evlilik Danışmanı Ramazan Şimşek mutlu evliliğin püf noktalarını anlattı.

Haberin Devamı

Çocuk istemek, aşık olmak ve yalnız kalmaktan korkmak gibi birçok farklı nedenlerle evleniyor insanlar. Peki, gerçekten neden evleniyoruz? Kadınların ve erkeklerin evlenme nedenleri neler? Mutlu bir evlilik için nelere dikkat edilmeli? En sık karşılaşılan boşanma nedenleri neler? Boşanma kararı almadan önce hangi faktörler göz önünde bulundurulmalı? Evlilik ve Çocuk Terapisti Uzman Psikolog Ramazan Şimşek sorularımızı ayrıntılı bir şekilde yanıtladı.

İnsanlar neden evleniyorlar?


Neden evleniyoruz

Çiftlerin evlenmek için birçok gerekçe, neden ya da açıklamaları vardır. En çok görülen nedenlere bakalım. Yalnız bu açıklamaları yaparken “doğru mu, yanlış mı” olduğunun üzerinde durmuyoruz. Sadece insanların nedenlerini inceliyoruz.

  • Aşık olmak, çok sevmek: İnsanlar aşık olduğunu ve çok sevdiğini hissettiği kişilerle, bu duyguları daha uzun yıllar yaşamak amacıyla evleniyorlar.
  • Sosyal zorunluluklar ve ihtiyaçlar: Tüm kültürlerde belli bir yaşa gelindiğinde “evlenilmesi gerekiyor” düşüncesi hâkim ve bu düşünce çiftlerin evlenmesi üzerinde oldukça etkili. Evlilik tıpkı meslek sahibi olmak gibi mutlaka yapılması gereken bir yetişkinlik ödev ve sorumluluğu gibi algılanıyor. Toplum normlarına göre geç kalmışsanız ki geç yaş kültürden kültüre değişiyor, size hoş olmayan yakıştırmalar da yapılabilir. Ayrıca evli olmanın sosyal yapı içinde bazı avantajlarının olması da evlenmeyi sosyal ihtiyacı karşılaması bakımından önemli kılıyor. Hemen hemen tüm dinlerin evliliği kutsal olarak görmesi hatta bazı dinlere göre zorunluluk olmasını da bu başlık altında önemli nedenlerden biri olarak gösterebiliriz.
  • Çocuk sahibi olmak: Üreme, nesli devam ettirme düşüncesinin genetik yönleri bilinen bir gerçektir. Çocuk sahibi olma isteği dünyada ve ülkemizde birçok çiftin evlenme nedenidir.
  • Yalnız kalma korkusu: Bazı insanların yalnız kalmaktan korktukları için evlendiklerini görüyoruz. Bu kişiler genellikle “bağımlı” eğilimi olan, anne ya da babasına aşırı düşkün kişiler oluyor.
  • Doğru kişiyi bulduğunu düşünmek: Kendi algı ve değerler dünyasına göre doğru insanı bulmak, yine birçok kişi için evlenme nedeni olarak görülüyor. Kişi kendi algı ve değerler dünyasına göre çok üstün, başarılı, zeki, saygın, mutlu, kendine değer veren vs. bir kişiyle karşılaştığında onun doğru kişi olduğunu, bunun bir fırsat olduğunu düşünüyor ve evlenmek istiyor. Doğru kişi kimdir, doğru kişi var mıdır, bu başka tartışılması gereken bir konudur.
  • İhtiyaçlarının karşılanacağını düşünmek: Sevgi, cinsellik ya da maddi anlamda ihtiyaçlarının karşılanacağını düşünmek de önemli nedenler arasındadır. Özellikle kadının iş gücüne daha az girdiği, kadın istihdam ve çalışma oranlarının düşük olduğu toplumlarda maddi neden çok etkili bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Birçok kültürde olan “başlık parası” da bu nedeni daha iyi açıklıyor.

Kadınların evlenme nedenleri neler?

Yukarıda saydığımız nedenler hem kadın hem de erkekler için ortak nedenler olarak görülüyor. Ama soruyu şöyle değiştirebiliriz; kadınların evlenmeye karar verme eğilimlerini hangi faktörler etkiliyor ve öncelikleri nelerdir?

Bu soruya açıklık getirmeden önce şunu belirtmek isterim ki kadınların evlenmeye genetik olarak yatkınlıkları vardır. Bunu “evcilik oyunlarından” rahatlıkla anlayabiliriz. Birçok araştırmada bunu görüyoruz. Yani ilk neden olarak genetik yatkınlıklarından bahsedebiliriz. Bununla beraber aşağıdaki öncelikleri sıralayabiliriz.

  • Sevgi ve ilgi ihtiyaçlarının karşılanması,
  • Çocuk sahibi olma isteği,
  • Sosyal saygınlığı artıracağı düşüncesi,
  • Maddi gereksinimlerinin karşılanması düşüncesi kadınların evlenme kararı ve nedenlerini en çok etkileyen faktörlerin başında geliyor.

Peki, erkeklerin evlenmeye karar verme eğilimlerini hangi faktörler etkiliyor ve öncelikleri nelerdir?

  • Aşık olmak ve karşı cinsi çok çekici bulmak,
  • Sevdiği kadına çok değer verdiğini ve sahiplendiğini gösterme isteği ve evliliğe hazırım düşüncesi erkeklerin evlenme kararı ve nedenlerini en çok etkileyen faktörlerin başında geliyor.

Bir evlilik terapisti olarak size göre çiftler evlenmeye neye göre karar vermeliler?

Neden evleniyoruz

Beynimizin 3 temel yapısı/katmanı vardır. Sürüngen beyin de denilen en iç kısımda bulunan, ilk oluşan Reptilian katmanıdır. Yeme, içme, sindirim, üreme gibi faaliyetleri düzenler.

Duygusal beyin de denilen ve sürüngen yapıyı saran bir üst katman Limbik sistemdir. Genel olarak duygusal faaliyetleri yönetir.

Düşünen beyin de denilen en üst katman olan Neo-korteks yapıdır. Düşünme, mantık, yaratıcılık, plan yapma gibi bilişsel faaliyetleri yönetir.

Bunları neden anlattım? Bir kişi evlenmek için sağlıklı bir karar almak istiyorsa beynin 3 temel yapısı da “evet” demeli. Yani evlenmek istediğiniz kişi;

  • Beynin birinci bölgesini uyaran, cinsel hisler duyduğunuz ve arzuladığınız kişi olmalı.
  • Limbik sisteme uygun olarak, güven, sevgi, huzur, sevinç duygularınızı uyaran kişi olmalı,
  • Neo-kortekse uygun olarak, düşünce yapısı, maddi durumu, fiziksel görünümü, sağlığı, kültürel, eğitimsel özellikleri size uygun olan bir anlamda size artı değer katacak bir kişi olmalı.

Size göre insanlar neden evleniyorlar?

“Neden evleniriz?” sorusunda saydıklarımız görünen, yani eskilerin tabiriyle zahiri nedenlerdir. En temel, derinlerde olan nedense bana göre insanoğlunun “güven” ve “ait olma” arayışıdır.

Son zamanlarda yaygınlaşan evlilik sözleşmeleri sizce evliliğe darbe midir?

Yapılan sözleşme iki tarafında üzerinde uzlaştığı kararlarsa hiç sakıncası yok. Asıl darbe gizli gündemlerdir.


Mutlu ve huzurlu bir evlilik hayatı için çiftler nelere dikkat etmeli?

Neden evleniyoruz

  • Evlilik öncesi, çok zorlanacağınız borçların altına girmeyin. Evliliğin ilk yılları borçların altında ezilmesin.
  • Olabildiğince açık iletişim kurunuz. Beklentilerinizi, düşüncelerinizi özellikle de farklılıklarınızı konuşmaya çalışın.
  • Saygıyı her ne olursa olsun korumaya çalışın. Fikrine, düşüncesine farklı da olsa saygı gösterin.
  • Kök ailelerinizi evliliğinize fazla sokmayın, tamamen de dışında bırakmayın. Ülkemizde eşinizin ailesine gösterdiğiniz saygı ilişkinize son derece olumlu yansımaktadır.
  • İlişkinizin ilk dönemlerinde gösterdiğiniz özeni ilerleyen yıllarda da gösterin.
  • Arkadaşlık etmeniz, olumlu ve yapıcı yaklaşmanız, düşüncelerine değer vermeniz, dinlemeniz, ilgi göstermeniz, onun görünmeyen yönlerini tanımaya çalışmanız, diğer bir deyişle “sevgi haritası” oluşturmanız son derece önemlidir.
  • Evlilik mevsimler gibidir. Yazı da, kışı da; baharı da sonbaharı da olacaktır. Önemli olan sizin bunun farkında olup hazırlıklı olmanız.
  • Ayrılma, boşanma kelimelerini ağınıza sakız yapmayın.
  • En ufak sorunda cinselliği cezalandırmayın. Yatağınızı ayırmayın.
  • İlişkinizle ilgili sorunları başkalarıyla konuşmayın. Özellikle de ailelerinizle paylaşmayın.
  • Ortak etkinliklerinizi artırmaya çalışın. Ama bireysel zamanlarınız da olsun.
  • Çocuk için ortak karar alın. Hazır hissettiğinizde girişimde bulunun.
  • Öfkeli zamanlarda iletişim kurmayın, mutlaka 20-30 dakika kadar molalar verin. Sakinleşince konuşun.
  • Ne yapıp edip problemlerinizi çözmeye çalışın. Büyük sorun yoktur, çözülemeyen sorunlar vardır.
  • Aşamadığınız sorunlar olduğunda patinaj yapmayın mutlaka bir uzmandan destek alın.

Evlenme gerekçelerini öğrendik, peki neden boşanıyoruz?

Neden evleniyoruz

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yürüttüğü son derece kapsamlı “Türkiye’de Aile Yapısı Araştırması”nın Eylül 2013 tarihinde açıklanan verilerine göre %27,3’lük oranla ‘Eşlerin birbirine ilgisizlik ve sorumsuzluğu’ boşanma nedenlerinde açık ara birinci sırada. Ekonomik geçimi sağlayamama, aldatma, dayak ve kötü muamele sırasıyla gelen boşanma nedenleri olarak görünüyor.

Araştırma sonucunda ortaya çıkan nedenler, görünen nedenlerdir. Asıl nedenleri görmek için daha geniş bir fotoğrafa ihtiyaç var. Ülkemizin son elli yılına bakıldığında en önemli değişimin kentleşmeyle beraber kadın ve erkek rollerinin değişimi olduğu görülür. Kadınlar iş hayatına daha fazla girdi, ekonomik olarak güçlendi ve kadın hakları arttı. Doğal olarak da ailenin dinamikleri değişmeye başladı. Boşanmaların tam da bu dönemde artması tesadüf değil.

Türkiye İstatistik Kurumu’na göre evlenmeler %0,6 azalırken boşanmalar %1,6 arttı. Sizce insanların evlilik kurumuna güveni mi azaldı?

Yukarıdaki açıklamalar ışığında “dönemsel olarak” güvenin azaldığını söylemek yanlış olmaz. Ama evlenmelerin azalmasındaki temel neden kişisel beklentilerin farklılaşması, kent hayatındaki evlenme maliyetlerinin artması ve evlenme yaşının yükselmesidir.

Boşanma kararı alırken nelere dikkat edilmeli?

Boşanma kararı alırken en önemli faktör tabi ki çocuktur. Boşanma öncesi sorunların çözümü için her yol denenmeli. Mutlaka evlilik ve aile terapisi desteği alınmalı. Çocuğun etkilenmemesi için tüm önlemler alınmalı. Özellikle çocukla görüşme, velayet, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanması, mal paylaşımı ve hatta boşanma sonrası kurulacak iletişimin bile çok açık konuşulması ve kurallara bağlanması gerekir.

Hazırlayan: Merve Hazinedaroğlu

Yazarın Tüm Yazıları