Kendinize büyük bir iyilik yapın, hareketi seçin!

Nasıl ve hangi sporu yaptığımız değil, doğru bir şekilde "hareket" ettiğimiz önemlidir. Sorun estetik de olsa, sağlık da olsa, her durumda önce spor yapmamız öneriliyor. Çünkü gerçekten, aklınıza gelebilecek hemen hemen her türlü sorunumuzun cevabı hareketin içinde saklı!

Haberin Devamı

HAREKET ETMEMEK İÇİN HER ŞEYİ YAPIYORUZ!

Yoğun günlük yaşam koşuşturması içinde bir türlü harekete vakit ayıramıyoruz. Her gün yeniden, en kısa yoldan işimize ulaşmak, tatil günlerinde kıpırdamadan yatmak ya da televizyon karşısında oturmak bizi daha mutlu ediyor. Kendimizi ödüllendirmek için yaptığımız kuaföre gitmek, alışveriş yapmak, televizyon karşısında uyuklamak, bir yerde oturup yemek yemek de aslında istediğimiz iç huzuru vermiyor.

DOĞAMIZ NEYE UYGUN?

Milyonlarca yıl önce, ormanlarda avlanan, bitkilerle tohumları toplayan bir canlı türü olarak ortaya çıkan biz insanların sistemi tamamen farklı çalışıyor. Eklemlerimiz, kaslarımız, zihinsel canlılığımız, hormonal fonksiyonlarımız, metabolik aktivitemiz, kandaki şekerin hücrelere aktarımı, tümü hareketli bir yaşama göre ayarlanmıştır. Psikolojik olarak kendimize yalanlar söyleyebiliriz ama vücudumuzun doğası bu yalana inanmayacaktır.

HAREKET İLE ANTİ-AGİNGE ULAŞIN

Sağlığımızı geliştirmenin ve kendimizi huzurlu hissetmenin en ucuz ve en etkili yolu fiziksel aktiviteyi arttırmaktır. Düzenli hareket ve spor, ulaşabileceğimiz en etkili anti-agingi ortaya çıkaracaktır. En hafif fiziksel aktivite bile, ilk andan itibaren insanın moralini yükseltir, sinirlerini yatıştırır, zihnini dinlendirir, iyimserlik ve neşe yaratır.

Düzenli olarak devam ederseniz; uykularınızı düzene sokar, kaslarınızın gücünü arttırır, eklemleri, bağ dokularını, tendonları ve kemikleri güçlendirir. Aynı zamanda tüm kan dolaşımını canlandırır ve kalp atışlarınızı ayarlar. Hormon seviyelerini ve metabolizmayı düzenler, savunma sistemini güçlendirir ve birçok hastalığı önler. Kireçlenmeler, fıtıklaşmalar, denge bozuklukları, diyabet, kalp hastalıkları, tansiyon, kemik erimesi ve bazı kanser türleri bile bunların arasında sayılabilir.

SELÜLİTTEN KURTULMAK İÇİN DE "HAREKET"

Selülit, kılcal damar çatlamaları, varislerin hepsi dolaşım sorunudurlar. Kırışıklık ve sarkmalar ise hormonlarımızın zamanla düşmesiyle ilişkilidir. Spor yapan insanların cildi hemen canlanır. Yüzüne renk gelir, cildi gerilir, nem dengesi düzelir, gözleri parlar! Karın bölgesindeki yağları eritmenin, vücudu şekle sokmanın, sıkılığını korumanın biricik yolu da, hiç kuşkusuz, spor yapmaktır.

YAŞA UYGUN HAREKETLER YAPILMAYA DEVAM EDİLMELİDİR

Özellikle yaşı ilerleyen insanlar vücutlarını zorlamaktan kaçınırlar. Ağrılarından, düşmekten, başlarının dönmesinden korkarlar. Onlara ne kadar çok oturma fırsatı verirsek, ne kadar çok şeyi ayaklarına getirirsek o kadar iyi baktığımızı zannederiz. Ve sonuçta en küçük bir aksilik kemiklerinin kırılmasına neden olur. Böylece hareketsizlik artar. Ve saat hızla geriye saymaya başlar. Hareketsizlik daha fazla kas kaybına, kas kaybı yeteneklerin kaybolmasına, günlük faaliyetin bile sürdürülemediği bir noktaya doğru ilerler. 

HAREKETSİZ BİR YAŞAMI BENİMSEYEN BİR VÜCUTTA NELER OLUR?

  • Hareketsizlik halinde duygular, tepkiler, davranışlar, yavaşlayarak zihin durgunlaşır. Düşünme ve tepki verme yeteneği giderek kaybolur. 
  • Kullanılmayan kaslar hızla zayıflar. Sonuçta vücudumuz içi boş bir çuval gibi sarkar ve gücünü kaybeder. Zamanla vücut koordinasyonu ve denge bozulmaya başlar.
  • Kemik yapısını güçlendiren tek şey, onları biraz zorlamaktır. Onları zorlamazsanız, kemikler incelir, taşıma gücü azalır, çatlar, kırılır.
  • Spor ve hareket, bir bakıma eklemleri yağlar ve onların oynak kalmasını sağlar. 
  • Hareketsizlik kalp kaslarının zayıf düşmesine yol açar. Bunun sonucunda diğer organlara kan pompalanması güçleşir, kan basıncı bozulur ve kanda pıhtılaşma görülür. Bütün bunlar kalp ve damar hastalıklarına, nefes darlığına ve beyinde tahribata yol açar. 
  • Hareketsiz kalırsanız, nefesiniz gitgide daralır, içinize yeteri kadar hava ve oksijen alamazsınız ve öksürme yeteneğiniz kaybolur. 
  • Hareket etmezseniz kabızlık kaçınılmazdır. Zamanla böbreklerin faaliyeti de yavaşlar, idrar azalır, sodyum, kalsiyum kaybı başlar, böbrek taşları baş gösterir. 
  • Hareketsiz bir yaşam sürerseniz çabucak yaşlanırsınız. Vücudunuz kendini yenilemekten aciz kalır. Hormonlar ve enzim üretimi erkenden tükenir, metabolizmanız bozulur. 

NE YAPMALISINIZ?

Haftada en az 2-3 kere, günde 30-45 dakika tempolu yürüyüş yapmaya çalışmalısınız. Yürüyüşe her çıktığınızda biraz da terlerseniz kendiniz için harika bir şey yapmış olursunuz. Terleyecek kadar yürümüş olmak kalbinizi güçlendirir ve vücudunuza giren oksijeni arttırır. 
  

Yazarın Tüm Yazıları