GeriSağlık Hava kirliliği, astım şikayetlerinin kontrolünü güçleştirebilir
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Hava kirliliği, astım şikayetlerinin kontrolünü güçleştirebilir

Hava kirliliği, astım şikayetlerinin kontrolünü güçleştirebilir

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Şafak Yıldız, astımın kontrol ve tedavi edilebilir hastalık olduğunu ve alerjik astımın, astım hastalarının yaklaşık yüzde 60’ını oluşturduğunu söyledi. Yıldız, "Şehirlerde artan trafik ve iklim değişikliği nedeniyle hava kirletici unsurlar, astım şikayetlerinin kontrolünü güçleştirebilir" dedi.

Dr. Şafak Yıldız, astım hastalığıyla ilgili bilgiler verdi. Astımın; tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösteren, kronik hava (nefes) yolu hastalığı olduğunu belirten Yıldız, akciğer içi solunum yollarının aşırı duyarlığı ile ortaya çıkan, kronik iltihabi hastalık olduğunu kaydetti.

Nefes darlığı, uzun süren öksürük, göğüste ıslık, hırıltı/hışıltı sesi ve göğüste tıkanıklık hissinin astım hastalığının belirtisi olduğunu kaydeden Dr. Yıldız, "Nefes darlığı ve diğer şikayetler ataklar halinde görülür ve özellikle geceleri ve sabaha karşı artar. Atak dışında hastaların hiçbir şikayeti ve bulgusu olmaz bu dönemde yapılan muayene ve tetkikler tamamen normaldir. Hastaların bir kısmında nefes darlığı sürekli bir hal alabilir ve hastanın yaşam kalitesini bozarak geceleri uykudan uyandırmaya, iş gücü kaybına, acil servise başvurulara, hastaneye yatmalara neden olabilir" diye konuştu.

Dr. Yıldız, astımın genel olarak hastalığa neden olan tetikleyicilere göre 2 önemli türü olduğunu söyledi. Bunların alerjik ve alerjik olmayan astım olarak adlandırıldığını belirten Yıldız, "Alerjik astım, astım hastalarının yaklaşık yüzde 60’ını oluşturmakta. Astımın ortaya çıkmasına nedenler polenler veya ev tozu akarı gibi alerjenlerdir. Bu hastaların genellikle ailelerinde astım, alerji (alerjik nezle, ilaç alerjisi, besin alerjisi) veya egzama gibi hastalıklar vardır ve daha erken yaşlarda ortaya çıkar. Alerjik olmayan astım ise hastalığın alerjik olmayan nedenle ortaya çıktığı bir türdür. İki hasta grubunun şikayetleri aynıdır ve enfeksiyonlar, tütün dumanı, parfüm kokusu, deodorantlar, boya, toz ve çeşitli kimyasallar gibi maddelere maruziyet halinde astım atağı geçirebilirler, ancak bu hastalarda alerji testinde herhangi bir alerjene karşı pozitiflik saptanmaz" dedi.

ASTIM, BAŞKA HASTALIKLARLA BİRLİKTELİK GÖSTEREBİLİR

Alerjik olmayan astımın genellikle erişkin yaşta ortaya çıktığına değinen Dr. Yıldız, "Alerjik ve alerjik olmayan astım şeklinde başlayan sınıflama yaklaşıma zamanla erken-geç başlangıçlı astım, öksürükle seyreden astım, egzersiz astımı, noktürnal (geceleri ortaya çıkan) astım, aspirine duyarlı astım, steroid (kortizon) tedavisine dirençli/bağımlı astım, meslek astımı gibi fenotipler eklenmiştir. Bunlardan tanı konmayan astımlıların en büyük kısmını öksürükle seyreden astım oluşturur" diye konuştu.

Astım tedavisinin başarılı olması için tanının doğru koyulması gerektiğini kaydeden Dr. Yıldız, hastalığın tedavi edilerek, kontrol altına alınması gerektiğini vurguladı. Yıldız, "Uygun tedavi edilmeyen hastalarda akciğerlerde kalıcı hasarlar oluşabilir. Bununla birlikte astım bazı hastalıklarla birliktelik gösterebilir. Astımlı hastaların yarısından fazlasında saman nezlesi (alerjik rinit) vardır. Astımlılarda ortalama yüzde 82 oranında reflü şikayeti bulunur. Reflü, inatçı öksürüklere de neden olmaktadır ve astım ataklarına neden olabilmekte. Hastalar bu gibi hastalıklar açısından da değerlendirilerek tedavisi yapılmalı" dedi.

ÇOCUKLARDA ASTIM TEHLİKESİ

Çocukların astım olmaması için alınacak önlem hakkında da bilgi veren Dr. Şafak Yıldız, "Annenin hamileyken sigara içmesi bebeklerinde astım gelişme riskini arttırdığı gibi gebelik süresince pasif sigaraya maruz kalan gebelerin (örneğin, baba sigara içiyorsa) çocuklarında da astım gelişme olasılığı fazladır. Çocukların hayatlarının ilk yıllarında sigara dumanına maruz kalmaları, akciğer gelişimini olumsuz etkilediği, solunum fonksiyonlarının yaşıtlarından daha düşük olmasına yol açtığı gibi astım gelişme olasılığını artırmaktadır" diye konuştu.

ASTIMI TETİKLEYEN NEDENLER

Astımı tetikleyen etkenlerle ilgili de uyarılarda bulunan Dr. Şafak Yıldız, şunları kaydetti:

"Astım şikayetlerini arttıran en önemli etkenlerden birisi tütün kullanımı veya pasif içiciliktir. Ne yazık ki 10 astımlı hastamızdan 2-3’ünün hala sigara içtiğini gözlemlemekteyiz. Ek olarak astımlı hastaların önemli bir bölümü de pasif sigara dumanına temas etmek zorunda kalmakta. Astımlı hastalar açısından etkenlerden birisi de hava kirliliğinde artış. Hava kirliliğinin en büyük kaynakları trafik ve ısınma için kullanılan yakıtlar. Son yıllarda şehirlerde artan trafik ve iklim değişikliği nedeniyle hava kirletici unsurlar astımlıların şikayetlerinin kontrolünü güçleştirebilir. Astım hastalarının imkan dahilinde hava kirliliğinin fazla hissedildiği şehir merkezlerinden ve trafiğin yoğun olduğu yollardan uzak ortamlarda yaşaması önerilir. Obezite de astım hastaları için bir risk faktörüdür. Bunlara ek olarak ev tozu akarları, polenler, küfler, hamam böcekleri, ev içerisinde beslenen hayvanlar, nezle, grip gibi enfeksiyonlar, duman, parfüm, saç spreyleri, yemek, boya kokuları gibi ağır kokular, psikolojik faktörler, egzersiz, aşırı rutubetli iklim, hava ve mevsim şartlarında değişim astım atağını başlatabilir." 

DHA

False