GeriEğitim Okul öncesi eğitim neden önemli?
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Okul öncesi eğitim neden önemli?

Okul öncesi eğitim neden önemli?

Okula yeni başlayacak çocuklar için ailelere öneriler...

”Çocukların geleceğini belirleyecek olan toplumsal ve ahlaki değerlerin aktarılması, yaşamın ilk yıllarında başlar. Temel bilgi ve beceriler bu dönemde kazanılır. Bu nedenle okul öncesi eğitimin önemi büyüktür” diyen Uzman Pedagog Didem Küt, okul öncesi eğitimin önemini vurgulayarak ebeveynlere ne yapmaları gerektiği konusunda bilgiler verdi.

Anaokulu, kurum olarak ailenin dışına atılan ilk adım olarak düşünülmelidir. İlk üç yıl içinde çocuk, model olarak gördüğü anne ve babasından alabileceğini alır ve kendisine tanınan fırsatlar ölçüsünde belirli bir psiko-sosyal olgunluğa varır. Ancak bu gelişim sınırlıdır. Anaokulu, çocuğa bilgi aktarmaktan çok, çocuğun içinde var olan yeteneklerin serpilip gelişmesine yardımcı olur. Çocuk anaokulunda en iyi oyun ortamını bulur, iş birliğini geliştirir, yaşıtlarıyla ilişkiye girerek birlikte yaşmayı öğrenir. Okul öncesi eğitim kurumu, aynı zamanda kuralları en etkili bir biçimde öğretebilen bir kurumdur. Çocuk burada kendi hakkını korurken, paylaşmayı ve başkalarının özgürlüğünü zedelememeyi öğrenir.

Adaptasyon Dönemi

Anaokuluna başlayan bir çocuğun ilk birkaç haftası, bazı çocuklarda da birinci aya kadar geçen süreye adaptasyon dönemi olarak adlandırılır.

Ayrılık Endişesi: Bazen okulu reddetme çocuğun yabancı bir ortama girme korkusu ve annesinden ayrılma endişesinden kaynaklanır. Aslında bu korku her çocukta vardır, ancak aşırıya kaçıp çocuğun fonksiyonlarını engellemeye başlarsa problem haline gelebilir. Yoksa ayrılma zorlukları çocuğun gelişiminin normal, sağlıklı parçasıdır. Ancak çocuk, annesi tarafından aşırı itina ile büyütülmüşse ve her ihtiyacı karşılanmışsa ayrılmakta zorlanır.

Annenin Endişesi: Bazen de anne çocuğuna güvenmez ondan ayrılmakta zorlanır. Bu da çocuğa yansıyınca okul korkusu ortaya çıkabilir. Anne çocuğun okulda rahat edemeyecek kadar küçük olduğunu düşünmekte, farkında olmadan da okula gitmesini istemeyen sinyaller vermektedir.

İnatçı Çocuk: Bazı çocuklar her şeye direnç gösterdikleri gibi okula gitmeye de karşı koyarlar. Bu tip çocukların okula gitmeyişleri endişe veya korkuya bağlı değildir. Her şeye karşı gelen inatçı huylarından kaynaklanmaktadır.

Ebeveynler Ne Yapmalı?

- Okul öncesi eğitim kurumu, çocuk için ailesinden ilk ayrılış olacağı için kuruma alışmakta zorlanabilir. Çocuğun okula karşı güven duygusu oluşturabilmesi için ilk günler sizi okulda görmesi son derece önemlidir. Bu güvenin oluşturulması için gerektiğinde anneye kademeli uzaklaştırma uygulanabilir. Birinci gün ofiste bekleme, ikinci gün bahçede bekleme, üçüncü gün sadece öğlen yemeğinde görüşme gibi. Size düşen görev, ona olan güvenini sarsmamak için bu dönemde, “Ben burada seni bekliyorum” diyerek okuldan habersizce ayrılmamak.

-Çocuğunuz ilk günler daha sakin, sonraki haftalarda okula bırakma sırasında ağlayabilir. Bu ağlamalar okulla ilgili olmayıp sadece çocuğun o günlük ailesiyle vakit geçirme isteğinden kaynaklanabilir.

- Çocuklar bu dönemde arada bir okulda yaşamadığı olayları sanki gerçekten olmuş gibi aktarabilir. Böyle bir durumda çocuğa yorumda bulunmadan direk okul yönetimi ve öğretmeniyle iletişime geçerek hareket etmenizde fayda vardır.

- Her şeyden önce çocuğun okuldan uzak kalmamasına önem verilmelidir. Evde kalış uzadıkça okula dönüş o ölçüde güçleşir. Çocuğun yanında okulla ilgili olumsuz yorumlar yapılmamalı, okula devamı konusunda yüreklendirilmelidir.

- Anne ve baba çocuğa soğukkanlı bir tutumla yaklaşmalıdır. Ebeveynlerden hangisi daha kararlı ve tutarlı davranabiliyorsa çocuğa okula o götürmelidir. Okula gitmek, evde kalmaya göre daha eğlenceli hale getirilmeye çalışılmalıdır.

Bu bilgiler Didem Küt'ün tezinden alınmıştır.

False