GeriÇocuk Sağlığı Bu yöntem ile otizmde fark yaratmak mümkün
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Bu yöntem ile otizmde fark yaratmak mümkün

Bu yöntem ile otizmde fark yaratmak mümkün

Ülkemizde 600 bine yakın çocuğu etkileyen ve gelişimsel bir bozukluk olarak tanımlanan otizm konusunda, özel eğitimler sayesinde gelişme sağlanabiliyor. Özel Eğitim Öğretmeni ve Aile Danışmanı Mine Ağır, otizm tedavisinde 6 farklı konuda gelişimsel ilerleme sağlamaya olanak tanıyan “floortime” modeli hakkında bilgiler verdi.

Özellikle çocukların güçlü ve zayıf yönlerini tespit etmeyi ve odaklanmayı, anlamayı ve değerlendirmeyi amaçlayan floortime modeli; "Gelişimsel, Bireysel Farklılıkların Gözetildiği ve İlişki Temelli" olarak anılmaktadır. Danışman Mine Ağır, “Floortime modelinin kapsayıcı ve bireyleştirilebilen olması özelliği ile gelişim geriliği olan çocukların ölçme ve değerlendirilmesinde önemli faydalar sağlamaktadır. Sağlıklı gelişime dair önemli aşamaların incelenebildiği ve takibinin sağlanabildiği Floortime yaklaşımı, ilişki temelli model içerisinde bir strateji olarak yer almaktadır. Floortime özellikle gelişimsel kabiliyetlere yönelik teşvikte bulunarak duygusal açıdan anlamlı bir öğrenme süreci sunmaktadır.” diye konuştu.

AMACI SAĞLIKLI GELİŞİM

Floortime modelinin amacı; belirti ve belirgin davranışlara odaklanmak yerine sağlıklı gelişim için gerekli olan özelliklerin oluşumuna katkı sağlayabilmektir. Bu modelde, çocuklar bazı önemli beceriler konusunda kendilerini geliştirme fırsatı bulmaktadır. Ağır, “Floortime modelinde, çocukların temel gelişim özellikleri olan düşünme, bağlantı kurabilme ve iletişimin; çocukların duyguları ve duyguların etkisi üzerinde çalışarak geliştirilebileceği görüşü hakimdir.” diye belirtti.

Özel Eğitim Öğretmeni ve Aile Danışmanı Mine Ağır, “Floortime, çocukların gelişimsel özelliklerini gözeterek onlara bazı hedefler üzerinden bir sonraki aşamaya geçmelerine yardımcı olmaktadır. Floortime terapist ya da ebeveyn çocuğun önderliğinde, çocuğun ilgi alanlarına hitap eden oyunlarla olumlu bir odaklanma özelliğine sahip olmalıdır. Çocuk gelişimsel özelliklerine göre şekillenen hiyerarşide seviye atlaması için cesaretlendirilir.” şeklinde konuştu.

FLOORTİME İLE 6 ÖNEMLİ GELİŞİMSEL AŞAMA

Floortime modeline göre Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocuklarda gözden kaçırılan ve geliştirilemeyen altı önemli gelişimsel aşama söz konusu olduğunu belirten Mine Ağır “Bu aşamalar, normal gelişim gösteren çocukların 4 yaşına kadar kazandıkları becerilerdir. Ancak Otizm Spektrum Bozukluk tanısı almış çocuklarda, belirtilen kritik gelişimsel özelliklerde zorlanma ve gecikmeler söz konusudur. Çocuğun önderliğinde ve bakım verenle anlamlı bir oyun etkileşimi sağlanmasıyla bu önemli becerilerin güçlendirilmesi ve çocuğun gelişim hiyerarşisindeki basamakları tırmanması sağlanabilir.” diye konuştu.

1. Aşama-Regülasyon ve Dikkat: 

Bakım verene ve çevreye karşı iyi hisler içerisinde olabilme ve sakinlik olarak örneklendirilebilir.

Bu aşamada yapılması gereken, çocuğun duyusal ve motor kabiliyetlerini keşfetmek olacaktır. Ayrıca, çocuğun sakin olması için hangi uyaranların olması gerektiğini fark etmek bu aşama için önemlidir. Bu aşamada, çocuğun hareket etmesine, dinlemesine ve sakinleşmesine yardım edilebilir. Bu durumda ebeveynlerin göz önünde bulundurması gerekenler,

• Hangi sesler, hisler ve hareketler çocuğu mutlu ediyor?
• Hangi hisler çocuğun sakin olmasını ve odaklanmasını sağlıyor?
• (Sert ya da hafif; alçak ya da yüksek)hangi sesleri seviyor?
• Sakin bir etkileşim veya yüz ifadelerinden dolayı mutlu oluyor mu?

Bu aşamada çocuğun huzursuz olması halinde ebeveynin devamlı etkileşimi sayesinde çocuk görüntü ve sese aşina olmaya başlayacak ve kendini daha güvende hissedecektir.

2. Aşama-Birliktelik: 

Diğer insanlara ve dünyaya karşı ilgi duyabilmek, bakım verenle özel bir bağ kurabilmek, canlı ve cansız varlıkları ayırabilmek olarak örneklendirilebilir. 

Bu aşamada öncelikli olan, çocuğun ilgisi nerede olursa olsun onu takip edebilmektir. Bu aşamada çocuğun dış dünyayı tanıması ve etkileşime girmesi sağlanmalıdır. Bakım verene giderek alışmaya başlayan çocuk için dış çevrenin ve diğer insanların varlığı ve dış çevreye odaklanma sağlanmalıdır. Farklı ses tonlarıyla konuşarak, farklı yüz ifadeleri kullanarak, dokunarak ve gülümseyerek farklı duyuların harekete geçirilmesi sonucunda ebeveyn ve çocuk arasında duygusal bağ kurulabilir.

3. Aşama-Hedefe Yönelik İki Yönlü İletişim:

Çocuk ve bakım veren arasındaki etkileşim, gülümseme, karşılıklı oyun oynayabilme olarak örneklendirilebilir.
Bu aşamada öncelikli olan, çocuğun inisiyatif almasını sağlamaktır. Ebeveynin yüzündeki uzuvları göstererek yüz ifadelerini kullanması ile çocuğun kendi bedenini tanımasını sağlamak, iletişim kurmadaki ilk adım olabilir. Daha sonrasında çocuğun yaptıkları takip ederek, ilgi alanlarına nasıl bir duygusal işaret gönderdiğinin gözlemlenmesi ve bu duygusal göstergelerin desteklenmesi önemlidir.

4. Aşama-Ortaklaşa Problem Çözme Becerisi:

Etkileşimde jest ve mimiklerin kullanılması, ihtiyaçların veya duyguların ifade edilebilmesi. Dil öncesi becerilerle problemi çözme isteğini bakım verene aktarabilmesi olarak örneklendirilebilir.

Çocuğun ilgi alanlarını içeren uzun etkileşimler kurmak, mutluluk, heyecan, merak, yakınlık, öfke ve sınır koyma gibi duyguların keşfedilmesini sağlamak, aynı oyun içerisinde çocuğun farklı duyguları deneyimlemesini sağlamak, çocuğu iyi ya da kötü olarak etiketlememek, çocuğun oyun içerisinde daha karmaşık problemleri çözebilmesini sağlamak bu aşamanın önemli görevleri arasında sayılmaktadır.

5. Aşama-Sembolik Oyun: 

Kelimeleri, görselleri ve sembolleri bir fikir paylaşımı ya da iletişim amaçlı kullanabilme olarak örneklendirilebilir.

Bu aşamada, çocuğun ilgi duyduğu bir oyun karakterinin rolüne bürünerek, çocuğun seçtiği oyuna göre yerde birlikte oynanabilir ve uzun diyaloglarla birlikte çocuğun duygularının açığa çıkması sağlanabilir.

6. Aşama-Fikirler Arasında Köprü Kurabilme:

Bu aşama, mantık, çıkarsama, duygusal düşünme ve gerçeklik algısını kapsamaktadır.

Çocuk bir şey istediği zaman evet ve hayır yanıtları yerine farklı sorularla karşılık vermek ve çocuğun kendi fikirlerini ifade etmesini sağlamak bu aşamada yürütülebilir. Ayrıca, çocuğun yeterlilikleri ve ilgi alanlarına göre farklı etkinlikleri sunmak, hikaye ve yapboz gibi etkinliklerle çocukla fikir paylaşımı yapmak çocuğun kendi fikir ve duygularını anlamasına olanak tanıyacaktır.

False