Babam ne iş yapıyor?

Çocuklar, bilgi işleme sürecinde en çok gözlem ve deneyimden faydalanırlar. Beyinleri, özellikle ilkokul öncesi dönemde detaylar arasındaki bağlantıyı somut düzeyde yapar ve kaydeder. Hayal dünyası ve gerçek dünya arasındaki bağlantıları giderek sadeleştirir ve şemalar oluşturur. İlerleyen yıllarda bu kayıtları soyut niteliğe taşır.

Haberin Devamı

Her çocuk büyüdüğünde bir mesleğe sahip olmak, bir şey satın almak, ödemek, ucuz, pahalı gibi kavramları elbet öğrenir ancak bu bilgilerin içeriğindeki “sahip olma, değer bilme, bedel ödeme, sorumluluk alma ve sürdürme” gibi kavramları, kişiliğin oluştuğu ilk yaşam yıllarında oluşturur.

Yeni nesil çocuklar, onları zorluklardan korumaya çalışan ebeveynler tarafından, atlanan bazı eksik bilgilerle yol almaktalar.

Ebeveynler, çocukları için en iyi ve güzeli isterken, çocuğun yaşamın zorluklarıyla baş etme becerilerini geciktirebiliyorlar.

Çocuklar acıkmanın, susamanın, üşümenin, beklemenin, zorlanmanın ne demek olduğunu bilmeden büyüyorlar.

Onlar adına hemen her şeyi, onlar gereksinim duyamadan ebeveynleri düşünüp otomatik biçimde yerine getiriyor.

Haberin Devamı

Bu normal ve genel görünen tabloda, çocukların bazı sorunları toplu biçimde daha çok yaşadığını görmek, biz uzmanlara daha hassas toplumsal gözlemler yaparak öneriler verme ihtiyacını öne çıkarıyor.

Çocuklar ebeveynlerinin ne iş yaptığını, görevinin tanımını, insanlara ne hizmet vererek para kazandığını ve bunu bir ay boyunca nasıl yönettiğini, giderleri, yatırımları nasıl yapabildiğini çok ileri yaşlarda bile öğrenmeden yaşama devam edebiliyor.

“Anne duraktaki insanlar neden bugün arabalarına binmemişler?” diye soran bir çocuk, herkesin araba alabileceğini varsayıyor.

Henüz hiç otobüse binmemiş bir ergen kaybolmaktan ve tek başına şehir dışında üniversite okumaktan korkuyor.

Hiç pazara gitmemiş, paraya eli değmemiş bir çocuk okulda kantine gidememe kaygısı yaşıyor.

Kuramsal bilginin dışında, yaşamın içinde gözlenen bu noktalar, gelecek nesillerimizin duygusal zeka ve öz güven kanallarında birer engel olarak göze çarpıyor.

Bu nedenle ebeveynlerin, çocuklarına nitelikli zaman geçirmek adına gözettikleri bilinçli dikkati, çocuklarının yaşam becerilerini geliştirmek adına da geliştirerek ele almaları yararlı olacaktır.

Çocuklara farkındalık oluşturmak istenirken aşırıya kaçarak “aç çocuklar var, ben senin yaşındayken ayakkabım yoktu” gibi, yaşlarının kaldıramayacağı örnekler vermek yerine, çocuğun var olan yaşam düzeninde, her ortama girebilecek, her zorluğa göğüs gerebilecek iç motivasyonu ortaya çıkarmak daha doğru olacaktır.

Yazarın Tüm Yazıları