Yavuz Beşoğul
Yavuz Beşoğul
Yavuz Beşoğul

Doğuştan kalp hastalıklarının tedavisi

Çocukta hayati tehlike oluşturan durumlarda neler yapılmalı?

Haberin Devamı

Doğumdan hemen sonra çocukta hayati tehlike oluşturan kalp bozuklukları yüksek riskli de olsa acil ameliyata alınır. Ameliyat ile düzeltme yapılabileceği gibi bazen de riski azaltmak için ana atardamar ile akciğer atardamarı arasında yol oluşturarak çocuğun temiz kanını hayati organlara vermesi sağlanır. Bu tip ameliyatlar, özellikle kalpte temiz kan sistemi hayati organlara yeteri kadar sağlanamadığı kalp bozukluklarında ve tam düzeltme ameliyatının uygulanması riskli olan durumlarda yapılır.

Doğum sonrası çocuğun yaşamını tehlikeye atmayan ve gelişme geriliği yaratmayan, kalp yetmezliği oluşturmayan durumlarda çocuğun açık kalp ameliyatını kaldırabileceği 4-5 yaşına kadar beklenebilir. Ancak çocuk ara ara mutlaka kontrol edilmelidir.

Haberin Devamı

DOĞUŞTAN KALP HASTALIKLARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ

  • Doğuştan kalp hastalığı olan bazı durumlarda ise damardan ilaç uygulanması ile kalpteki deliğin küçültmesi yapılabilir. Günümüzde küçük delikler (ASD, PDA) bazen şemsiye metodu denilen kasıktan yapılan ve ameliyat içermeyen bir teknikle kapatılabilir. Delik fazla büyükse kalp ameliyatı ile kapatılır. Günümüzde bu ameliyatlar çok küçük riskle ve minimal invaziv (az hasarlı) yöntemlerle yapılmaktadır.
  • Kalp delikleri genellikle büyüklüğüne göre; küçük olanlar karşılıklı dikilerek, büyük olanlar ise teflon yama ile kapatılır. Bu yöntemler açık kalp ameliyatı denilen çok küçük kesiyle girilerek yapılır.
  • PDA (ana atardamar –akciğer atardamarı arasındaki geçiş) tamirinde açık kalp ameliyatı gerekmez ve kalp çalışırken yapılır.
  • Cerrahın tecrübesine göre hastalığın çoğunluğunda risk %1-2 gibi düşüktür. Fakat daha karmaşık ve özellikle de kalp odacıklarının oluşmadığı veya damarların farklı yerlerden çıktığı durumlarda bu risk artar, özellikle de çocukta vücuda kirli kan daha fazla giden kalp bozukluklarında risk yine yüksektir.
  • Doğuştan kalp hastalıklarından olan ve doğuştan kalp deliği denilen “ASD” bazen yıllarca anlaşılamayıp 40-50’li yaşlara kadar bile belirti vermeksizin tanınamayabilir. Bazen sadece tesadüfen yapılan tetkiklerde ortaya çıkar. Fakat hangi yaşta tanı konarsa konsun “ASD” mutlaka kapatılmalıdır. Çünkü sonuçta kalp yetmezliği ve odacıklar arası basınç farkının tersine dönmesi anlamına gelen “eisenmenger sendromu” oluşabilir ve bu ameliyat edilemez anlamına gelmektedir.

Kalp ve Damar Cerrahisi
Prof. Dr. Yavuz Beşoğul